9 Şubat 2012 Perşembe

Ankara Günleri - Kış 2012

Tuna ve Nil neredeyse 2.5 yaşındalar artık ve ben onların şu andaki hallerini o kadar çok seviyor ve onlarla o kadar çok eğleniyorum ki, büyümelerinden korkmaya başladım.  Her an yeni bir macera sanki.  Komik, eğlenceli ve zeki çocuklar onlar.  Her gün beni şaşırtıyorlar ve çok mutlu ediyorlar.  Arada bolca kavga da etseler birbirlerini çok seviyorlar ve çok bağlılar.  Evin içi cıvıl cıvıl, her an hareketli.  Sadece uyudukları bu saatlerde ev sessiz, o zaman da gördüğünüz gibi aklım hala onlarda.

Maymunlar

Pozcu Nil, komik Tuna

En sevdiğimiz diş fırçalamak
Kış sürüp giderken bir ara Ankara burnumda tütmeye başlamıştı ki Pegasus Havayollarının o şahane kampanya maili çıkıverdi karşıma.  Hemen üniversitenin akademik takvimine baktım ve o anda kararı verip İzmir - Ankara uçak biletlerimizi aldım Ocak sonu, Şubat başı için, hem de tam 15 gün! :)

Ocak'ta fnal sınavları ve jürilerinin ardından başladım tatil planları yapmaya.  En büyük arzum Ankara'ya gittiğimizde kar yağmasıydı tabii.  Ne de olsa tam 8 senedir kar görmemiştim, kar da özleniyormuş, bunu öğrendim.  Özellikle "gençliğimizdeki" gibi kar yağdığı akşamlar Tunalı'da büyük kuzen buluşması yapıp, deli gibi karlarda debelendikten sonra Kıtır'da kokoreç-bira-muhabbet günlerimizi her zaman özlerim.

23 Ocak Pazartesi günü havaalanına gittik, Tuna ve Nil daha önce uçakla seyahat ettiler ama küçük olduklarından anlamamışlardı.  Bu sefer onlara anlattım, uçağa bineceğimiz için heyecanlılardı.  Üstelik bu defa kucakta değil kendi koltuklarında seyahat edeceklerdi.  Havaalanında beklerken biraz sıkıldılar, uçağa bindiğimizde kemer bağlamak biraz sıkıntı oldu, özellikle benim yanımda oturan Tuna zaten oturmayı sevmeyen bir çocuk olduğundan daha uçak kalkmadan bu işten sıkılmıştı bile.  Yol boyunca onu oyalamakla uğraştım, inişe kadar fena değildi durumlar ama Tuna'nın hassas kulakları inişte onu çok rahatsız etti maalesef.

Havaalanından annemlerin evine gitmek için arabaya bindik, tabii Ankara'da bir haftadır ara ara kar yağmıştı ve her yer bembeyazdı.  Daha önce hiç kar görmemiş olan çocuklarımızın tepkisini merak ederken Nil'den ilk tepki geldi.  "Aaa anne bak kar yağmış!".  Ağzım açık bakakaldım tabii.  Sadece çizgi filmden görmüş olabileceği karı gerçeği ile hemen bağdaştırması çok şaşırttı beni.  Eve gidene kadar dayanamadılar ve biraz uyukladılar.

Anneanne ve dede heyecanla onları bekliyordu.  Ev değişik geldiğinden her yeri incelemeye başladılar ve üst katta onları bekleyen sürprizi görünce mutluluktan havaya uçtular.  Dedeleri onlar için terasa açılan odaya bir çadır kurmuştu.

Dedenin sürprizi
Ertesi gün akşam yemeğine doğru kar yağmaya başladı.  Hem de muhteşem bir kar.  Sevinçten içim içime sığmıyordu.  Akşam yemeğini yedik ve çocukları yatırdık.  Saat 10 gibi Can'la birlikte sokağa attık kendimizi.  Muhteşemdi!  Her yer beyaz, sokaklar sessiz ve ayağımın altında gıcırdayan karlar. 

Boğaz Sokak - Ankara

Evden görünen
Tunalı'ya kadar yürüdük.  Kuğulu Park'taki kalabalığı ve neşeyle oynayan insanları seyrettik.  Üşümeye başlayınca da kendimizi Kıtır Üstkat'a attık.  Birer bira söyledik ve seyre daldık.

Kuğulu Park - Ankara

Kuğulu Park - Ankara

Fazla söze gerek yok

Sabah kahvaltıdan sonra Tuna ve Nil'in karla yakından tanışmasının vakti gelmişti artık.  Bereler eldivenler derken evden çıkabildik.  Ben Seğmenler Parkın'na gitmek istiyordum ama oraya kadar yürüyemeyeceklerine karar verdik.  Sokağın yukarısındaki parka gittik. 

Tuna ve Nil'in kar keyfi
Benim daha önce kar görmemiş çocuklarım birden birbirlerine ve bize kar atmaya başladılar.  Hatta Tuna bana kar attı ve "ıskaladım" dedi.  Bunları yazıyorum çünkü unutmak istemiyorum.  O kadar hızlı büyümeye başladılar ki, yakalayamıyorum sanki.

Canlarım

Babasının kıskandıran yakışıklı :)

Keyfine düşkün kızım
İlerleyen günlerde akrabalarımızı ziyaret ettik, kuzenlerimizle büyük bir buluşma yaptık Hacı Arif Bey Lokantası'nda (çocuklar için oyun odası olması tercih sebebi tabii :) ).  Kar yağdığı gün tok olduğumuzda Kıtır'da kokoreç keyfi yapamamıştık, daha sonraki günlerde onu da başardık.  Tuna ve Nil kuzenleri Gün'le çok güzel oyunlar oynadılar, alışveriş merkezi'nde trene ve atlara bindiler.

Üçüzler - Nil - Tuna ve Gün



Yine bir gün arkadaşlarımız Serdar ve Nigar'la buluştuk.  Quick China'da yemek, ardından Café des Cafés de tatlı ve kahve keyfi yaptık.  Yapmayı özlediğimiz bir başka şeyler de yaptık.  İzmir'de çocukları akşam bırakacak kimsemiz olmadığından pek çıkamıyoruz ama Ankara'da akşam çocukları annemlere bırakabiliyoruz.  Can'ın kardeşi ve eşiyle canlı müzik yapılan bir restorana gittik haftasonu.  Cuma akşamı ise ablam, eniştem ve onların arkadaşlarıyla çok ama çok eğlenceli bir yemek yedik Gar Lokantası'nda. Çok uzun zamandır bu kadar çok gülmemiştim, çok iyi geldi.

Dönmeden önceki gece Nil yine beni çok şaşırtan bir şey yaptı. Resim yapmak adına pek çok anlamsız şey karalıyorlar uzun zamandır ama Nil ilk kez anlatarak bir adam suratı çizdi. İşte şöyle bir şey:


Nil'in ilk surat resmi

15 güne ne çok şey sığdırdık ve ne kadar güzel vakit geçirdik.  Hem sevdiklerimizi gördük, hem Ankara özlemimizi biraz giderdik. 

Dönüş yolculuğumuzda Tuna ve Nil daha uyumluydu.  Her geçen gün daha çok kendilerini ifade edebiliyorlar ve daha çok söz dinliyorlar.  Bu çok hoşuma gidiyor.

Havaalanında iki tip

Uçak nerede kaldı?
Ve işte bir Ankara maceramızın daha sonu geldi.  Şimdi çalışma vakti, bu hafta üniversitede derslerim başlıyor.  Haziran'a kadar sürecek bir yoğunluk ve sonra belki yeni seyahatler görünür bize.

"Hayatının en güzel dönemi hangisiydi?" diye sorsalar herhalde "şimdi, şu an" derdim. Bunu diyebilmek o kadar güzel ki..

6 yorum:

  1. zaman o kadar çabuk geçiyor ki...bir bakıyorsun yanından uçup gitmişler:( sarılabildiğin kadar sarıl ve öp Işıkcığım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elimden gelse her saniye yapışık dururum onlara :)

      Sil
  2. Lâfı bırak onları geri getir. Biriniz alır Zanzibar'a gider, biriniz İzmire... Biz burada Köroğlu-Ayvaz... Evin her yanı anılarla dolu.

    YanıtlaSil
  3. valla 15 günde ankara nın tadını bizden iyi çıkartmışsınız :))))) bir de ananenin evinin konumu çok avantajlı valla heryere yakın :) tuna ve nil çok büyümüşler, sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gercekten cok buyuduler. Ankara harika gecti, onlar da eglendiler :) cok sagol

      Sil